numarasız gözlük ve analar
Zelin Artuğ
1847-1912 yılları arasında yaşamış edebiyatın hiciv ustası Şair Eşref’i, ayrıca Neyzen Tevfik’in de hocası olarak tanıyoruz. ”Eskiden adı İstibdattı, söyletmeden ağlatırlardı adamın anasını; şimdi adı oldu hürriyet, hem söyletirler, hem ağlatırlar adamın anasını…”diye aklında kalanları yazıyor. Zeytinyağlı fasulye pişirecektim ne güzel… Şair Eşref’le ilgili ne kadar bilgi varsa döktüm ortaya. Daldım yine bir deryaya… Bir de poyraz çıktı mı sana ! Dalgalar açığa açığa vurur insanı poyrazda. Ne yapalım, karpuz ekmek peynir yeriz bugün de… Yaz sıcaklarında böylesi daha iyi.
Vakt-i istibdatta söz söylemek memnu idi,
Ağlatırdı ağzını açsan hükümet ananı
Devr-i hürriyetteyiz şimdi değişti kaide
Söyletirler evvela….sonra (…)
İşte böyle devam ediyor dörtlük. Nasıl ? Anlamadım. Neden üç noktalarla devam ettiğimi mi soruyorsun ? Nedeni ortada. O gün bugündür, anaların başı hiç dertten kurtulamadı, anaların dramı devam ediyor, o yüzden tamamlamadım dizeyi. Ama şimdikiler tövbe estağfurullahçı ya, vatandaşa “ananı da al git lan!” diyerek lütufta (!) bulunuyorlar. Bu toplumda onyıllardır anaların bağrı yanık, analar bağırlarına taş basıyorlar. Analar evlatları için yaşıyor, evlatları için kendi hayatlarını hiçe sayıyorlar. Ama sistemin şakşakçıları, anaya daha bebesini kucağına almadan saygısızlık etmeye, ananın omuzlarına kaldıramayacağı kadar yük bindirmeye başlıyor. Anaların bağrı yanık !
Şair Eşref’le ilgili bir anı okudum. Sormuşlar ustaya: “Neden o zehirli taşlamalarında çoğunlukla isim kullanmıyorsun ? Kimin için yazıyorsun, belli değil ! Neden böyle davranıyorsun ?” Usta şöyle yanıtlamış:
“Neden olacak ? Bütün alçaklara uygulanıp, numarasız gözlük gibi kullanılsın diye! ”
Bence çok haklıydı usta. Biri bir laf ediyor, hurra bütün eleştiri okları münasebetsiz olduğu düşünülen kişiye yöneliyor. İyi de bu okları böyle çarçur etmek doğru mu ? Ya ıskalarsanız ? Ya ok bumerang gibi gittiği yerden geri döner sizi alnınızdan mıhlarsa ! Toplayacaksın bütün münasebetsizleri bir alana. Savuracaksın eleştiri oklarını ! Hani bir söz var: “İyilik et, at denize, balık bilmezse Halik bilir.” Eee sen de savur eleştiri oklarını gökyüzüne, “alık” üstüne almasa da HALK anlar.
…
Zelin Artuğ (Ülkü Öztürk Göçmen)